5 Mayıs 1933'de Moskova, Sovyetler Sarayı için açılan mimari tasarım yarışmasının galibini ilan etti. Yarışmayı kazanan asıl versiyonu tepesinde bir "kurtulmuş proleter" heykeli bulunan yuvarlak hatlı gökdelendi. Mimar Boris M. Yofan, sarayın yüksekliğinin 220 metre olmasını planlıyordu ki bu yükseklik o sıralar dünyanın en yüksek binası olan yeni inşa edilmiş Empire State Building'in yarısını biraz geçiyordu.. Fakat daha sonra Stalin'in önerisiyle proleteryanın yerine dev bir Lenin heykelinin konulması görüşü kabul gördü. 1 Ocak 1934 tarihinde kabul edilen gözden geçirilmiş nihaî proje ilkinin neredeyse iki katı büyüklüğündeydi. (420 metre), şekli Empire State Building'e çok daha benzeyecek şekilde değiştirilmişti ve 70 metre yüksekliğiyle, bulutlara uzanan Lenin heykeliyle birlikte modern yapıların en yükseği haline gelecekti.
Susan Buck-Moss "Rüya Âlemi ve Felaket" adlı harika kitabında, daha sonra projenin yarışmayı kazanmasından iki ay önce gösterime giren King Kong filminin ünlü sahnesiyle eser arasındaki benzerliklere dikkat çekiyor... Ardından Amerika ile SSCB'yi, bu simgeler (King Kong ve dev Lenin heykeli) bağlamında tartışıyor.Hayata geçirilemeyen bu proje bağlamında mimarinin Sovyetler Birliği ideologları tarafından "Sovyet yücesi"nin bir cisimleşmesi, sosyalist emeğin ve işçinin geleceğe kollektif adanmışlığının bir zafer nişanı olarak taşıdığı ereksellik işleniyor...
_bu arada hayata geçirilememiş başka mimarî tasarım örnekleri şurada
"Son bir nokta, tuhaf bir ayrıntı. Kinkong'un yönetmenleri -gerçek yönetmenleri, Cooper ve Schoedsak- filmde kısa bir süre görünürler. Kong'u vuran ABD Hava Kuvvetleri uçaklarından birindedirler. Filmde bu rolde görünme fikrinin Cooper'dan çıktığı söylenir: "Orospu çocuğunu bizzat biz öldürmeliyiz." Cooper uçmayı I. Dünya Savaşı'nda öğrenmiş. Savaştan sonra Avrupa'da kalıp paralı pilotluk yapmış ve 1920 yılında Bolşevikler'e karşı savaşta Polonya'nın saflkarında savaşmak üzere tutulmuş."
{Rüya Âlemi ve Felaket,syf.194}
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder