Atatürk'ün silueti olduğuna inanılan gölge, her yılın 15 Haziran–15 Temmuz tarihleri arasında 17.55-18.10 saatlerinde Ardahan İli'ne bağlı Damal İlçesi Yukarı Gündeş Köyü sınırları içindeki Karadağ sırtlarına düşmekte ve bu tabiât olayı 1996 yılından bu yana Atatürk'ün İzinde, Gölgesinde Damal Şenlikleri adı altında kutlanmaktadır. Karadağ sırtlarına düşen Atatürk gölgesi ilk kez 1954 yılında çoban Adıgüzel Kırmızı tarafından farkedilir; silüetin, 1975 yılındaErdoğan Kumru tarafından çekilen fotoğrafları Genelkurmay Başkanlığı’na gönderilir. Kumru , 1988 yılında bir gazetenin amatör fotoğrafçılık dalında düzenlediği yarışmanın birincilik ödülünü de kazanır bu fotoğrafıyla.
Damal Şenlikleri 2003 yılında da düzenlenir. Şenliklere halkın yanı sıra dönemin Ardahan Valisi Mustafa Yiğit, 22. Dönem CHP Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt ve AKP Ardahan Milletvekili Kenan Altun, Tuğgeneral Naci Bayram Kırpınar, dönemin Kaymakamı Yücel Gemici ve Belediye Başkanı Gülcemal Fidan da katılırlar. Şenliklerin başladığı yerde ve tam da Atatürk siluetinin Karadağ sırtlarına düşmeye başladığı saatlerde bir çoban da yörede hayvanlarını otlatmaktadır ve çobanın otlattığı bu hayvanlar, Karadağ sırtlarında beliren Atatürk silueti üzerinden geçerler. Bu olay devlet erkânını çok kızdırır ve çobanın Atatürk’ün gölgesi üzerinden hayvanlarını geçirmesi, Atatürk’e bir hakaret, vatana bir ihanet olarak yorumlanır. CHP Milletvekili Öğüt de bu olayı TBMM’ye taşır. Dönemin İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu’nun cevaplaması isteğiyle TBMM Başkanlığı’na sunduğu Yazılı Soru Önergesi’nde Öğüt, “Dünyada eşi benzeri olmayan bu canlı tablo”nun, “tabiatın Atatürk'e ve Türkiye Cumhuriyeti'ne verdiği bir mükâfat” olduğunu belirtir; “Bu mükâfatı koruma, gözetme”nin, “her Türk vatandaşının olduğu kadar bölgenin yetkili amirlerinin de en önemli görevi” olduğunun altını çizer ve soru önergesi aracılıyla İçişleri Bakanı’ndan bu konuda hassas davranmayan yöneticiler hakkında bir soruşturma açıp açmayacağını sorar.
Ensar Öğüt sadece Soru Önergesi vermekle yetinmez, 54 arkadaşı ile birlikte bir Kanun Teklifi hazırlayarak TBMM’ye sunar ve bölgenin Milli Park haline getirilmesini önerir . Siluetin belirdiği bölgede hayvan otlatılmasına izin verilmesini ihanet olarak değerlendiren Öğüt, konu ile ilgili olarak basına şunları söyler: “Böyle rezalet olamaz. Bu dağda hayvan otlatılması büyük terbiyesizlik. Bugüne kadar bu mucizenin çıktığı Karadağ neden koruma altına alınmamış. Ama ben 56 arkadaşımla birlikte Meclis’e bu bölgenin Milli Park olarak ilan edilmesi için kanun teklifi verdim. Şimdi bu kararın kısa sürede çıkmasını diliyoruz. Çünkü buradan geçen hayvan sürüleri zamanla siluetin çıktığı alanı yok edecek ve bu mucizeyi bir daha göremeyeceğiz” (Hürriyet, 01.07. 2003).
Oysa Öğüt’ün bu tabiat harikasının yok olması konusundaki endişeleri boşunadır. Çünkü bölge zaten Kültür ve Turizm Bakanlığı Erzurum Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu’nun 21.09.1995 Tarih ve 709 Sayılı Kararı ile doğal sit alanı ilan edilmiştir. Bölge sadece sit alanı ilan edilmekle kalmamış, bu tabiat olayının layıkıyla seyrini mümkün kılabilmek için bir “izleme seyir sahası”nın yapılmasına da karar verilmiştir. Ardahan İl Turizm Müdürlüğü, bu izleme sahasının yapılabilmesi için 25.01.2001 tarihinde Devlet Bakanlığı Tanıtma Fonu’na başvurarak ödenek talep etmiş, sahanın yapım çalışmalarına o tarihten sonra başlanmıştır.
bu metni şuradan aldım. orada atatürk'ün tabulaştırılma sürecine ilişkin "totem, tabu, mustafa kemal ve atatürkçülük" diye mete k. kaynar tarafından yazılmış bir makale var.
2 yorum:
Ben Bukowski'ye benzetiyorum.
bukowski'nin kutsal gölgesi..
Yorum Gönder