çiztanbul'un istanbul'u

6 Haz 2012

istanbul'a bir iş için gelen bir bir adam gizemli bir kadına aşık olur.
bir çizgi roman kahramanı olarak istanbul meğer ne güzel bi şeymiş: bunun böyle olduğunu farkedebilmemiz için değişik memleketlerden on sanatçının şehre gelip bize göstermeleri gerekiyormuş.


genç mustafa kemal'in bir aşk
hikayesi bağlamında, her
zamanki rolü içinde diil
(memleketi düşmanlardan
kurtaran kahraman) aşık bir
genç adam olarak ele alınması.
türkiye'de çizgi roman yayıncılığı iki hat üzerinden ilerliyor: ya mizah dergilerinde tefrika edilmiş çok kareli karikatürler albüm olarak toplanıp yayınlanıyor ya da albüm çevirileri yapılıyor. yerli üretim neredeyse yok gibi: çok masraflı olması, ciddi bir editoryal altyapı gerektirmesi gibi nedenlerle yayın evleri tarafından yerli üretim pek tercih edilmiyor.
studio rodeo bu bakımdan bir istisna: var olma amacı da zaten bu toprakların hikayelerinin anlatıldığı ama evrensel alımlanma sürecinin parçası da olabilecek yerli üretimler için bir mecra olmak. 'evrensel alımlanma', çünkü stüdyo, sadece yerli üretimin türkiye ile sınırlanması ile yetinmiyor. örneğin zombistan'ın yaratıcısı cem özüduru'nun amerika merkezli zombie bomb serisi için hazırladığı 5 sayfalık çizgi romanın orjinal sayfaları angulém çizgi roman müzesi tarafından sergilenmek üzere kabul edildi ve bu studio rodeo'nun üretim faaliyetlerinin bir parçası.

hazerfen'in paçalarına sarılmış istanbul'u seyreden
nasreddin hoca.
çiztanbul, totem'den sonra studio rodeo'nun ikinci çizgi roman yıllığı.

diso (italya), vess (abd), henrotin (belçika), sotirovski (makedonya), alburquerque (ispanya), zograf (sırbistan), cisic (saray bosna) ve prlja ve hejub (saray bosna), farklı kültürlerden gelen yaratıcılar olarak istanbul'un bir ne olduğuna dair bin yıllardır sorulan ve aslında hiç bir zaman tam bir cevabının bir türlü verilemediği o kadim soruya kendi yaklaşımlarını getiriyorlar bu konsept albümde.

soru'nun verilebilecek cevaplardan daha enteresan
olduğu bu bilmecede bu vesileyle istanbul'un çizgi roman'a ne çok yakıştığını görüyoruz.

çizgi romanın büyük ustası roberto diso'nun istanbul'u!
karşısında ayasofya camii... ama o yerebatan sarnıcı'na
doğru yürümektedir.
ama şaşırmadan da edemiyoruz: bunu görebilmemiz için mutlaka istanbul'a dışardan gelen insanların mı çizmesi gerekiyordu istanbul'u?

birden farkediyoruz: yerli çizgi roman üretiminde istanbul bir fon veya bir silüet olarak yer almış hep, ama işte ilk bu albümle hakettiği role kavuşmuş şehirlerin sultanı. başrol ona verilmiş.

istanbul ormanının kralı kimdir?
böylece istanbul'un, tanrılar kadar yaşlı ve tanrılar kadar ölümsüz bir kahraman olduğu tespit edilmiş; dokunuldukça kaybedilen gizemli bir kadın olarak ve  kösnül arzuların şehri olarak da -ki o arzuların yatağı yere batan sarnıcıdır bu metaforda; ve peki bu ormanın kıralı biziz diyen mağrur kedilerin şehri midir hakikaten istanbul veya cehennem kapılarının kilidi  kız kulesinin şehri midir? bir kaçış umudu, bir distopya mıdır veya?

istanbul'un kaç yüzü vardır?

istanbul büyülü bir şehir. (ki bir klişe artık bu.) çiztanbul'da bu büyü, şehre dışarıdan gelip onu seyre dalan usta çizgi roman sanatçıları tarafından hikaye ediliyor. hayranlıkla okuyoruz o hikayeleri. istanbul'u bir de böyle seyrediyor ve o esnada serüven dolu bir istanbul'la karşı karşıya kalıyoruz.

içinde istanbullu çizgi roman sanatçılarının öykülerinin yer aldığı ikinci bir çiztanbul da az güzel bi şey olmazdı bu noktadan sonra: çiztanbul konsepti bağlamında içeriden bir bakışla istanbul.

bir çiztanbul daha fena olmaz idi:)













#çiztanbul resmi sitesi.
#çiztanbul facebook sayfası
#çiztanbul ntv röportajı
#çiztanbul twitter sayfası

Share on :

Hiç yorum yok:

 
Copyright © 2015 benhayattayken
Distributed By My Blogger Themes | Design By Herdiansyah Hamzah