ruhsuz kelimeler
18 Tem 2012
Gedeone abartılı hareketlerle, sokağın dibinde durmakta olan bir atlı arabayı çağırdı. Yaşlı arabacı, sürücü yerinden güçlükle aşağı inip, saygıyla dostlarımıza doğru gelerek: “Size nasıl yardımcı olabilirim?” dedi.
“Yo, hayır”, diye bağırdı Gedeone sabırsızlıkla, “Ben arabayı istiyorum!” “Ah,” dedi arabacı hayal kırıklığına uğramış biçimde, “beni istiyorsunuz sanmıştım”.
Geri dönüp, sürücü yerine çıktı ve arabada Andréa ile birlikte yerini almış olan Gedeone sordu: “Nereye gidiyoruz?” Gideceği yeri gizli tutmak isteyen Gedeone, “Bunu ona söylemem” diye haykırdı. Meraklı biri olamayan arabacı fazla üstelemedi. Hepsi birkaç dakika öylece durup manzaraya baktılar.
Sonunda Gedeone’nin ağzından zorla bir “Fiorenzina şatosuna” lafı çıkıverdi, bu söz atın sıçramasına, arabacının da “Bu saatte mi? Ancak gece yarısı varabiliriz oraya” demesine yol açtı.
“Doğru”, diye mırıldandı Gedeone, “yarın gideceğiz Fiorenza’ya. Sabah tam yedide gelip bizi al”.
“Arabayla mı?”, diye sordu arabacı.
Gedeone bir süre düşündü. En sonunda “Evet, daha iyi olur”, dedi. Pansiyona doğru yürürken, tekrar dönüp: “Aman atı unutma sakın!” diye bağırdı.
“A, öyle mi?” dedi beriki, şaşırmış biçimde. “Peki, nasıl isterseniz”.
Anlatı ormanlarındaaltı gezinti, umberto eco, can y. S. 10… eco da mizah yazarı Achille campanile’nin agosto, moglie mia non ti conosto adlı yapıtından almış…
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder